1. Anasayfa
  2. Others

RPO vs RTO 101 | Farkları Anlamak

RPO vs RTO 101 | Farkları Anlamak
0

RPO (Recovery Point Objective) ve RTO (Recovery Time Objective) genellikle felaket kurtarma ve iş sürekliliği planlamasında kullanılan iki kritik kavramdır. Her ikisi de bir organizasyonun veri kaybı ve sistem kesintisi durumlarında ne kadar hızlı ve etkin bir şekilde toparlanabileceğini ölçer.

Kurtarma süresi hedefleri (RTO) ve kurtarma noktası hedefleri (RPO), bir şirketin yazılım kesintileri için izin verilen süresini ve yedekleme aralıkları arasındaki süreyi ölçer.

  • RTO: Bir felaket sonrası sistemlerin ve işlevlerin ne kadar sürede tekrar çalışır hale getirilebileceğini belirler. Yani, bir sistem kesintisi durumunda, işletmenin operasyonlarını normal seviyeye döndürmesi için geçen kabul edilebilir maksimum süredir. Eğer bir şirketin RTO’su 2 saat ise, bu şirketin sistemlerini en fazla 2 saat içinde tamir edip, işlevsel hale getirmesi gerektiği anlamına gelir.
  • RPO: Bir sistemin ya da verinin ne kadar sıklıkta yedeklendiğini ifade eder. Başka bir deyişle, bir felaket durumunda kabul edilebilir maksimum veri kaybı süresidir. Örneğin, bir şirketin RPO’su 4 saat ise, bu şirketin veri kaybını en fazla 4 saatlik bir zaman dilimine sınırlı tutması gerektiği anlamına gelir. Bu, şirketin en az her 4 saatte bir veri yedeklemesi yapması gerektiği anlamına gelir.

RTO ve RPO, toplu olarak felaket kurtarma ve iş sürekliliği prosedürlerinde yararlı araçlardır ve yedekleme gereksinimlerini yakından takip etmesi gereken kuruluşlar için vazgeçilmezdir. Bu makalede her iki ölçü, farklılıkları ve kullanım durumları ayrıntılı olarak incelenmektedir.

RTO ve RPO Karşılaştırma Tablosu

Aşağıdaki tablo, kurtarma süresi hedefleri ile kurtarma noktası hedefleri arasındaki farkları bir bakışta göstermektedir.

Kriter Tanım Önem Tipik Uygulama Maliyet ve Kompleksite
RPO (Recovery Point Objective) Bir felaket durumunda kabul edilebilir maksimum veri kaybı süresi. Veri ne kadar sıklıkla yedeklenir? Veri kaybını minimize etme ve veri bütünlüğünü koruma. Düzenli veri yedekleme ve arşivleme stratejileri. Daha sık yedekleme, daha yüksek depolama maliyeti ve yönetim karmaşıklığı.
RTO (Recovery Time Objective) Bir felaket sonrasında sistemlerin ve işlevlerin ne kadar sürede tekrar çalışır hale getirilebileceği süre. İş süreçlerinin kesintiye uğramasını minimize etme ve operasyonları hızlıca normale döndürme. Hızlı sistem geri yükleme ve yedek sistemlerin kullanılması. Hızlı geri yükleme için gelişmiş sistemler ve süreçler, daha yüksek maliyet ve teknik gereklilikler.

RPO Nasıl Çalışır?

RPO’nun nasıl çalıştığına dair adımları şu şekilde özetleyebiliriz:

Veri Yedekleme Sıklığının Belirlenmesi
– RPO, verilerin ne sıklıkta yedeklenmesi gerektiğini belirler.
– Örneğin, bir şirketin RPO’su 4 saat ise, bu, şirketin her 4 saatte bir veri yedeklemesi yapması gerektiği anlamına gelir.

Kritik Verilerin Tanımlanması

– Şirketler, iş süreçleri için kritik öneme sahip olan verileri belirler.
– Bu verilerin kaybı, iş süreçlerini ciddi şekilde etkileyebileceği için öncelikli olarak korunması gerekir.

Yedekleme Çözümlerinin Uygulanması
– RPO, uygun yedekleme çözümlerinin ve stratejilerinin seçilmesini gerektirir.
– Bu, yerel yedeklemeler, bulut tabanlı yedeklemeler veya hibrit çözümler olabilir.

Otomatik Yedekleme Süreçlerinin Kurulması
– Veri yedeklemeleri genellikle otomatikleştirilir, böylece belirlenen RPO süreleri kesintisiz olarak takip edilir.
– Otomasyon, insan hatasını azaltır ve süreçlerin düzenliliğini sağlar.

Yedekleme Süreçlerinin Düzenli İncelemesi
– Yedekleme süreçleri düzenli olarak gözden geçirilir ve test edilir.
– Bu, yedeklemenin doğru ve etkili bir şekilde çalıştığını doğrulamak içindir.

Felaket Durumunda Veri Kurtarma
– Bir felaket durumunda, en son başarılı yedekleme noktasından itibaren veriler geri yüklenebilir.
– RPO’ya uygun olarak, en fazla belirlenen süre kadar veri kaybı yaşanır.

RPO Nasıl Hesaplanır?

RPO’nun hesaplanması, işletmenin operasyonel gereksinimlerine, veri değişim hızına ve risk toleransına bağlı bir dizi değerlendirme ve analiz sürecini içerir:

Veri Değişim Hızının Analizi
– Öncelikle, işletmenin verilerinin ne kadar hızla değiştiği ve güncellendiği incelenir.
– Örneğin, sürekli güncellenen bir finansal sistem daha kısa bir RPO gerektirirken, nadiren değişen bir arşiv sistemi daha uzun bir RPO’ya izin verebilir.

İş Süreçlerinin Önemi
– İşletmenin çeşitli iş süreçlerinin önemi ve bu süreçlere bağlı verilerin kritikliği değerlendirilir.
– Kritik iş süreçlerinin kesintiye uğraması durumunda işletme üzerindeki potansiyel etkiler incelenir.

Mevcut Yedekleme Kapasitesi ve Stratejileri
– İşletmenin mevcut yedekleme altyapısı ve stratejileri gözden geçirilir.
– Bu, veri yedekleme sıklığını ve yedeklemenin türünü (örneğin, tam yedekleme, artımlı yedekleme) içerir.

Risk Değerlendirmesi
– Potansiyel felaket ve veri kaybı senaryoları değerlendirilir.
– Bu, veri kaybı riskinin boyutunu ve işletme üzerindeki etkilerini içerir.

Maliyet ve Kaynak Değerlendirmesi
– Daha sık yedeklemenin maliyeti ve kaynak gereksinimleri hesaplanır.
– RPO’nun maliyet-etkinliği ve uygulanabilirliği değerlendirilir.

İlgili Paydaşlarla İstişare
– RPO’nun belirlenmesi sürecinde, IT departmanı, iş birimleri ve üst yönetim gibi ilgili tarafların görüşleri alınır.
– Bu paydaşlar, işletmenin risk toleransı ve operasyonel gereksinimleri hakkında fikir verir.

Sürekli Gözden Geçirme ve Güncelleme
– İşletmenin değişen ihtiyaçlarına, teknolojik gelişmelere ve risk profiline bağlı olarak RPO düzenli olarak gözden geçirilmeli ve gerektiğinde güncellenmelidir.

RPO hesaplaması, bir organizasyonun felaket durumunda ne kadar veri kaybını tolere edebileceğini belirlemek için önemlidir. Bu hesaplama, iş sürekliliği ve felaket kurtarma planlarının önemli bir parçasıdır ve işletmenin operasyonel ihtiyaçlarına ve risk toleransına göre özelleştirilmelidir.

RPO için Dikkate Alınması Gereken Faktörler

RPO hesaplanırken dikkate alınması gereken faktörler şunları içerir:

  • Veri Değişim Hızı: Verilerin ne kadar sık değiştiği ve güncellendiği.
  • İş Süreçlerinin Veriye Bağımlılığı: Bazı veriler iş süreçleri için daha kritik olabilir.
  • Yedekleme Stratejisi ve Teknolojisi: Kullanılan yedekleme teknolojisi ve stratejisi.
  • Maliyet ve Kaynak Değerlendirmesi: Daha sık yedeklemenin maliyeti ve kaynak gereksinimleri.

RPO Ne Zaman Kullanılmalı?

  • Veri Yedekleme ve Arşivleme Planlaması: Veri kaybını minimize etmek ve veri bütünlüğünü korumak için veri yedekleme stratejileri ve çözümleri belirlenirken RPO önemlidir.
  • Risk Değerlendirmesi ve Yönetimi: Farklı felaket senaryoları ve bu senaryoların veri kaybı üzerindeki potansiyel etkilerini değerlendirirken RPO kullanılır.
  • İş Süreçlerinin Kritik Analizi: Şirketin hangi verilerinin iş süreçleri için kritik olduğunu ve bu verilerin ne kadar sık yedeklenmesi gerektiğini belirlerken RPO göz önünde bulundurulur.
  • Maliyet ve Kaynak Planlaması: Daha sık yedeklemelerin ve yüksek depolama gereksinimlerinin maliyetini hesaplarken RPO, maliyet-etkinlik analizinin bir parçası olmalıdır.

RPO | En İyi Uygulamalar Dizisi

Veri Yedekleme Sıklığını Optimize Edin: İşletmenizin veri değişim hızını analiz edin ve buna uygun bir yedekleme sıklığı belirleyin.

Yedekleme Çözümlerini Değerlendirin: Veri yedekleme için çeşitli teknolojileri ve yaklaşımları değerlendirin (örneğin, bulut tabanlı yedeklemeler, artımlı yedeklemeler).

Veri Bütünlüğünü Sağlayın: Yedekleme süreçlerinizin veri bütünlüğünü koruduğundan emin olun. Yedekleme sırasında veri bozulmalarını önlemek için gerekli kontrolleri yapın.

Maliyet-Etkinlik Analizi Yapın: Daha sık yedeklemenin getireceği maliyetleri ve faydaları dikkatlice değerlendirin.

Felaket Kurtarma Planınıza Entegre Edin: RPO hedeflerinizi genel felaket kurtarma planınıza entegre edin ve bu hedeflerin iş sürekliliği stratejileriyle uyumlu olduğundan emin olun.

Düzenli Gözden Geçirme ve Güncelleme: İş ihtiyaçları ve teknolojik değişiklikler ışığında RPO hedeflerinizi sürekli gözden geçirin ve güncelleyin.

Otomasyonu Kullanın: İnsan hatalarını azaltmak ve süreçlerin tutarlılığını sağlamak için mümkün olduğunca yedekleme işlemlerini otomatikleştirin.

RTO Nasıl Çalışır?

RTO (Recovery Time Objective), bir felaket ya da kesinti durumunda, işletmenin kritik işlevlerinin ve sistemlerinin ne kadar sürede yeniden çalışır hale getirilmesi gerektiğini belirleyen bir metriktir. RTO’nun nasıl çalıştığını daha iyi anlamak için, bu sürecin temel adımlarını inceleyelim:

Felaketin Tanımlanması ve Değerlendirilmesi
– İlk olarak, bir sistem kesintisi ya da felaket durumu tanımlanır.
– Kesintinin boyutu ve etkilediği alanlar değerlendirilir.

İş Sürekliliği Planının Devreye Girmesi
– RTO, iş sürekliliği ve felaket kurtarma planlarının önemli bir parçasıdır.
– Bu plan, kesintiye uğrayan işlevlerin öncelik sırasını ve geri yükleme prosedürlerini içerir.

Kritik Sistemlerin ve Verilerin Yeniden Aktif Edilmesi
– RTO, kritik sistemlerin ve verilerin ne kadar sürede geri yüklenmesi gerektiğini belirtir.
– Bu süreç, yedek veri merkezlerinin, yedek sunucuların ve diğer acil durum kaynaklarının kullanılmasını içerebilir.

Operasyonların Normale Dönmesi
– Hedef, belirlenen RTO süresi içinde işletmenin temel işlevlerini normale döndürmektir.
– Bu, müşteri hizmetlerinin, finansal işlemlerin ve diğer kritik operasyonların yeniden başlaması anlamına gelir.

Sürekli İzleme ve Değerlendirme
– Süreç boyunca sürekli izleme ve değerlendirme yapılır.
– Bu, gelecekteki felaket senaryoları için iyileştirmelerin ve ayarlamaların yapılmasına olanak tanır.

İyileştirme ve Uyum
– Felaketin ardından, geri yükleme süreçlerinin etkinliği değerlendirilir ve gerekirse iyileştirmeler yapılır.
– RTO süresinin sürekli olarak güncellenmesi ve işletmenin değişen ihtiyaçlarına uyum sağlaması önemlidir.

Bir kuruluştaki BT liderleri, RPO ve RTO değerlerini belirlemek ve felaketler, önemli hatalar veya diğer acil durumlar nedeniyle kritik uygulamalar veya süreçlerdeki kesintilerin olası etkilerini belirlemek için iş etki analizi (BIA) gerçekleştirir.

BIA sonuçları, şirketin sahip olduğu iş uygulamalarının türü, topladığı ve sakladığı verilerin niteliği, karşılaşabileceği acil durumun türü gibi faktörlere göre farklılık gösteriyor. İlgili felaketler şunları içerir:

  • Veri depolama tesislerini etkileyen doğal afetler
  • Kritik uygulamalara bulaşan zararlı yazılımlar
  • Dosya erişimini kısıtlayan fidye yazılımı saldırıları
  • Veri hırsızlığı
  • Üçüncü taraf uygulama kesintileri

Şirketler RPO ve RTO’yu bir süreklilik olarak ifade edebilir ve her ikisini de hedef olarak görebilir. Bu benzerliğin ötesinde, gerekli hesaplamaların yapılmasında temel farklılıklar ortaya çıkar.

RTO Nasıl Hesaplanır?

RTO (Recovery Time Objective) hesaplaması, bir organizasyonun belirli bir felaket veya kesinti durumunda işlevlerini ne kadar sürede normale döndürebileceğini belirlemek için yapılır. RTO’nun hesaplanması genellikle bir dizi değerlendirme ve analiz sürecini içerir:

İş Süreçlerinin Analizi
– Öncelikle, organizasyonun kritik iş süreçleri ve bu süreçlere bağlı sistemler ve uygulamalar belirlenir.
– Her bir iş sürecinin işletme için önemi ve aciliyeti değerlendirilir.

Risk Değerlendirmesi
– Potansiyel felaket senaryoları ve bunların iş süreçlerine etkileri analiz edilir.
– Bu, doğal afetler, siber saldırılar, sistem arızaları gibi çeşitli riskleri içerebilir.

Kaynak ve Kapasite Değerlendirmesi
– Mevcut yedekleme ve felaket kurtarma kaynaklarının kapasitesi ve yetenekleri değerlendirilir.
– Bu, yedek donanım, yazılım, veri merkezleri ve insan kaynakları gibi unsurları kapsar.

Geri Yükleme Sürecinin İncelenmesi
– Geri yükleme sürecinin adımları ve bu sürecin ne kadar zaman alacağı incelenir.
– Bu, veri geri yüklemeyi, sistemleri yeniden başlatmayı ve iş süreçlerini tekrar çevrimiçi hale getirmeyi içerir.

Geçmiş Veriler ve Deneyimler
– Geçmişte yaşanan kesinti ve felaket durumlarından elde edilen veriler ve deneyimler değerlendirilir.
– Bu, RTO tahminlerinin gerçekçi ve doğru olmasına yardımcı olur.

İlgili Paydaşlarla İletişim
– İş birimleri, IT departmanı ve üst yönetim gibi ilgili paydaşların görüşleri alınır.
– Her bir grup, RTO’nun belirlenmesinde farklı perspektifler sunabilir.

Sürekli Gözden Geçirme ve Güncelleme
– RTO, zamanla değişen iş ihtiyaçlarına, teknolojiye ve risk profiline göre düzenli olarak gözden geçirilmeli ve güncellenmelidir.

RTO hesaplaması, bir organizasyonun belirli bir felaket durumunda ne kadar hızlı toparlanabileceğini belirlemek için kritik bir süreçtir. Bu hesaplama, şirketin iş sürekliliği ve felaket kurtarma planlarının temel bir bileşenidir ve sürekli olarak değerlendirilip güncellenmelidir.

RTO için Dikkate Alınması Gereken Faktörler

RTO belirlenirken göz önünde bulundurulması gereken faktörler şunları içerir:

  • İş Süreçlerinin Kritikliği: Bazı iş süreçleri diğerlerinden daha kritik olabilir. Bu süreçlerin ne kadar sürede geri yüklenmesi gerektiği belirlenir.
  • Mevcut Altyapı ve Kaynaklar: Geri yükleme hızı, mevcut teknik altyapı ve kaynaklara bağlıdır.
  • Maliyet ve Kaynak Değerlendirmesi: Daha hızlı geri yükleme genellikle daha yüksek maliyet ve kaynak gereksinimi anlamına gelir.
  • Geçmiş Deneyimler ve Veriler: Geçmiş kesinti olaylarından elde edilen veriler, RTO’nun daha gerçekçi bir şekilde belirlenmesine yardımcı olabilir.

RTO Hesaplarken Sorulacak Sorular

RTO genellikle uygulamaya ve işlevine bağlı olarak farklılık gösterir. Birçok karar verici, aşağıdaki soruları sorarak kritik RTO hesaplamalarını yapmayı daha kolay buluyor:

  • Hangi kullanıcıya yönelik uygulamalar müşteriler için sürekli kullanılabilirlik gerektirir?
  • Şirketin gelir operasyonlarının çalışabilmesi için hangi uygulamaların mevcut olması gerekir?
  • İşletmenin ön saflarda güvenlik sağlayan uygulamaları var mı?
  • Şirketin kritik uygulamaları hangi veri depolarında bulunuyor?
  • Bir uygulama kullanıcı deneyimine zarar vermeden ne kadar süre kapalı kalabilir?
  • Bir kesinti sonrasında gerekli bir uygulamanın işlevselliğini geri yüklemek için tipik zaman çerçevesi nedir?
  • Şirket bir uygulamanın kaybolan verilerini mevcut yedeklerden geri yükleyebilir mi?
  • Bu uygulama işletmenin hedeflerine ulaşmasına nasıl yardımcı olur?

RTO Ne Zaman Kullanılmalı?

  • Felaket Kurtarma Stratejisi: Organizasyonun temel işlevlerini ve sistemlerini felaket sonrası ne kadar sürede geri yükleyeceğini planlarken RTO hayati önem taşır.
  • Altyapı ve Kaynak Planlaması: Gerekli IT altyapısını, donanım ve yazılım kaynaklarını, ve acil durum prosedürlerini belirlerken RTO, süreçlerin ne kadar hızlı gerçekleşmesi gerektiğini gösterir.
  • İş Süreçlerinin Önceliklendirilmesi: Hangi iş süreçlerinin öncelikle geri yüklenmesi gerektiğini ve bu süreçlerin sürekliliğinin ne kadar kritik olduğunu belirlerken RTO kullanılır.
  • Test ve Simülasyonlar: Felaket kurtarma planlarının ve süreçlerinin test edilmesi ve simülasyonlarının yapılması sırasında RTO, performansın ölçülmesi ve değerlendirilmesinde önemli bir metriktir.

RTO | En İyi Uygulamalar Dizisi

Kapsamlı Risk Değerlendirmesi Yapın: İşletmenizin karşılaşabileceği çeşitli felaket senaryolarını belirleyin ve bu senaryoların iş süreçlerinize etkisini değerlendirin.

İş Süreçlerini Önceliklendirin: Tüm iş süreçlerini sıralayın ve her birinin işletme için kritikliğine göre bir öncelik düzeni oluşturun.

Gerçekçi Hedefler Belirleyin: Mevcut kaynaklarınızı ve teknolojik kapasitenizi dikkate alarak gerçekçi RTO hedefleri belirleyin.

Altyapı ve Kaynakları Optimize Edin: RTO hedeflerinize ulaşmak için gerekli altyapı ve kaynakları sağlayın. Bu, yedek sistemlerin ve acil durum prosedürlerinin oluşturulmasını içerebilir.

Eğitim ve Farkındalık Oluşturun: Çalışanlarınızı eğitin ve felaket kurtarma planlarının önemi konusunda farkındalık oluşturun.

Düzenli Test ve Simülasyonlar Yapın: Felaket kurtarma planlarınızı düzenli olarak test edin ve simüle edin, böylece gerçek bir felaket durumunda hazır olabilirsiniz.

Sürekli Gözden Geçirme ve Güncelleme: Teknolojik değişimler ve iş süreçlerindeki değişiklikler ışığında RTO hedeflerinizi düzenli olarak gözden geçirin ve güncelleyin.

RPO ve RTO Arasındaki Benzerlikler

Bu iki kavram arasındaki benzerlikleri şu şekilde özetleyebiliriz:

Felaket Kurtarma Planlamasının Temel Bileşenleri
– Hem RPO hem de RTO, bir organizasyonun felaket kurtarma ve iş sürekliliği planlarının temel unsurlarıdır. İkisi de planlamada kritik rol oynar.

Risk Yönetimi ve Toleransının Belirlenmesi
– Her ikisi de bir şirketin risk toleransını ve felaket durumlarında kabul edilebilir risk seviyelerini belirlemeye yardımcı olur.

İş Süreçlerinin Sürekliliği Odaklı
– RPO ve RTO, iş süreçlerinin sürekliliğini sağlamak için tasarlanmıştır. Her ikisi de kesinti durumlarında iş süreçlerinin etkin bir şekilde yönetilmesine odaklanır.

Ölçüm ve Hedef Belirleme
– İki metrik de belirli hedefler ve ölçümler belirler. RPO, veri yedekleme sıklığını; RTO ise sistem geri yüklemenin tamamlanması gereken süreyi ölçer.

Planlama ve Hazırlık Gerektirir
– Hem RPO hem de RTO, etkili bir felaket kurtarma ve iş sürekliliği stratejisi geliştirmek için detaylı planlama ve hazırlık gerektirir.

Değişen İş ve Teknoloji Gereksinimlerine Göre Ayarlanabilir
– İşletmenin değişen ihtiyaçlarına ve teknolojik gelişmelere göre RPO ve RTO değerleri zamanla ayarlanabilir ve güncellenebilir.

RPO ve RTO Arasındaki Farklılıklar

Bu iki terim arasındaki temel farklılıklar:

Odak Noktası
RPO, veri yedekleme ile ilgilidir ve bir felaket durumunda kabul edilebilir maksimum veri kaybı süresini ifade eder.
RTO, ise sistem ve işlevlerin ne kadar sürede tekrar çalışır hale getirileceğini belirler. Bu, felaket sonrası iş süreçlerinin ne kadar hızla normale döndürüleceğine odaklanır.

Temsil Ettikleri Zaman Dilimleri
RPO, felaket öncesi bir zaman dilimini temsil eder. Örneğin, son veri yedeklemesinden felakete kadar geçen zaman.
RTO, felaket sonrası bir zaman dilimini temsil eder. Yani, felaket anından itibaren normal iş operasyonlarının yeniden başlatılmasına kadar geçen süre.

Uygulama Alanları
RPO, genellikle veri yönetimi ve yedekleme stratejileri ile ilgilidir.
RTO, daha çok iş süreçleri, IT altyapısı ve acil durum operasyonlarının planlanması ve uygulanmasıyla ilgilidir.

Strateji ve Planlama
RPO, için planlama, veri kaybını minimize etmek üzere yedekleme sıklığını ve yöntemlerini belirler.
RTO, için planlama, felaket sonrası hızlı bir şekilde iş süreçlerini ve sistemleri yeniden başlatmayı hedefler.

Maliyet ve Kaynak Etkileri
RPO‘yu düşürmek genellikle daha sık yedeklemeler ve daha fazla depolama alanı gerektirir, bu da maliyeti artırabilir.
RTO‘yu kısaltmak için genellikle daha hızlı ve gelişmiş kurtarma teknolojileri ve süreçleri gereklidir, bu da maliyeti ve kaynak gereksinimlerini artırabilir.

İş Sürekliliği Etkisi
RPO, veri bütünlüğü ve tarihsel veri kaybının kabul edilebilir seviyeleri üzerinde yoğunlaşır.
RTO, iş sürekliliği ve minimum kesinti süresi üzerinde yoğunlaşır, iş operasyonlarının ne kadar sürede tekrar başlatılabileceğini gösterir.

Örnek FK Planı

Giriş ve Amaç
– **Amaç**: Şirketin kritik IT sistemlerini ve verilerini herhangi bir felaket durumunda korumak ve iş sürekliliğini sağlamak.
– **Kapsam**: Bu plan, şirketin IT altyapısının tüm bileşenlerini ve iş süreçlerini kapsar.

Anahtar Terimler ve Tanımlar
– **RTO (Recovery Time Objective)**: 2 Saat
– Bu, sistemlerin ve uygulamaların felaket sonrasında en geç 2 saat içinde tekrar çalışır hale gelmesi gerektiği anlamına gelir.
– **RPO (Recovery Point Objective)**: 30 Dakika
– Bu, en fazla 30 dakikalık veri kaybının kabul edilebilir olduğu anlamına gelir.

Kritik Sistemler ve Önceklikler
– Örneğin, müşteri veritabanı, e-ticaret platformu, iç iletişim sistemleri vb. gibi kritik sistemler sıralanır.
– Her bir sistem için RTO ve RPO değerleri belirtilir.

Risk Değerlendirmesi
– Potansiyel felaket senaryoları ve bunların işletmeye etkileri değerlendirilir (örneğin, doğal afetler, siber saldırılar).

Yedekleme ve Veri Koruma Stratejileri
– Her kritik sistemin yedekleme sıklığı ve yöntemi açıklanır (uygulanan RPO’ya göre).
– Yedeklerin saklandığı yerler ve yedekleme yöntemleri belirtilir.

Felaket Kurtarma Süreçleri
– Her bir kritik sistemin felaket sonrası nasıl ve ne kadar sürede geri yükleneceği detaylandırılır (uygulanan RTO’ya göre).
– Acil durum prosedürleri ve adımları açıkça tanımlanır.

Acil Durum İletişim Planı
– İlgili tüm paydaşlar (IT personeli, yöneticiler, çalışanlar) için iletişim planı ve prosedürleri belirtilir.
– Felaket anında kimin ne yapacağı ve kiminle iletişime geçeceği belirlenir.

Test ve Eğitim
– Planın düzenli olarak test edilmesi ve güncellenmesi süreçleri tanımlanır.
– Çalışanlara yönelik felaket kurtarma eğitimleri ve tatbikatları planlanır.

Planın Gözden Geçirilmesi ve Güncellenmesi
– Planın yıllık olarak veya büyük değişiklikler sonrası gözden geçirilmesi süreçleri belirtilir.

Ekler ve Destekleyici Belgeler
– Acil durum rehberleri, sistem yapılandırma detayları, iletişim listeleri vb.

Bu planın amacı, olası bir felaket durumunda şirketin hızla ve etkili bir şekilde toparlanmasını sağlamaktır. RTO ve RPO değerleri, planın temelini oluşturur ve tüm stratejiler bu değerlere göre şekillendirilir. Önemli olan, bu planın düzenli olarak test edilmesi ve güncellenmesidir.

Sonuç: Kurtarma Hedeflerine Öncelik Vermek

RTO ve RPO’yu yönetmek, işletmelerin veri yedekleme hedeflerini stratejik olarak karşılaması açısından kritik öneme sahiptir . Bu ölçümler kuruluşlara yedekleme ve kurtarma stratejileri geliştirirken dikkate almaları gereken belirli ölçümler sağlar. Ayrıca bu temel performans göstergelerinin belirlenmesi, zorlu görevlerin daha kolay yönetilmesini sağlar.

Tüm kuruluşların karşılaştığı zorluk, uygulamalara öncelik vermek ve hangilerinin daha fazla finansal yatırıma ihtiyacı olduğuna karar vermektir. İşletmenin kaç tane anlık kurtarma çözümü karşılayabilir? Her sistemin RTO’sunu ve RPO’sunu bilmek karar vermelerine yardımcı olabilir.

Şirket liderleri RTO ve RPO’yu, birini ölçüp diğerini ölçmek yerine eşit derecede önemli olarak ele almalıdır. Her iki ölçüm de işletmenin en kritik uygulamalarını ve verilerini ve başarılı operasyonlar için bunların çalışır durumda tutulması için neyin gerekli olduğunu ortaya koyuyor.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir